Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından Saathane Meydanı’nda yapılan Sümbül Konağı’nın yürütmesi durduruldu.
Mimarlar Odası’nın, İlkadım ilçesi Saathane Meydanı’nda Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan Sümbül Konağı’nın; hukuka, mevzuata, kamu yararına, şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olmadığını iddia ederek yaptığı itiraz üzerine, söz konusu bölgenin planına mahkeme, yürütmeyi durdurma kararı verdi.
Samsun Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kentsel arkeolojik sit alanı ve 3. Derece arkeolojik sit alanı ilan ettiği Saathane Meydanı’ndaki Sümbül Konağı yapılan alanda Büyükşehir Belediye Meclisi’nde 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği yapılmasına, Mimarlar Odası Samsun Şubesi tarafından hukuka, mevzuata, kamu yararına, şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olmadığı gerekçeleri ile dava açıldı. Açılan davada “dava konusu taşınmazın meydan kullanımından çıkarılarak ticaret alanı kullanımına dönüştürülmesi ve parselin tamamına plan notları ile yapılaşma hakkı getirilmesi hususlarında bir zorunluluk bulunmadığı, teknik ve sosyal donatı dengesini bozduğu, bilimsel ve teknik gerekçelere dayanmadığı, haksız ve hukuka aykırı olduğu” gerekçeleri ile planın iptali ve yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesi istendi.
Samsun 2. İdare Mahkemesi’nde görülen davada verilen ara kararla, “Somut olayda; Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 9. maddesinde belirtilen hükümler kapsamında davaya konu olan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli nazım ve uygulama imar planı değişikliğine ait her planın kendi kademesine göre ayrıntıları içeren ayrı ayrı plan açıklama raporları düzenlenmediği, her iki plan için tek plan açıklama raporu düzenlendiği görülmekte olup, dava konusu işleme esas teşkil eden ve yapılan değişikliklere yönelik olarak tanzim edilen plan açıklama raporunun tetkikinden, raporda dava konusu plan değişikliklerinin hukuki gerekçelerinin ayrıntılı ve kapsamlı bir şekilde ele alınmadığı, sosyal ve teknik altyapı büyüklüklerinin bir önceki imar planı ile karşılaştırmalı olarak belirtilmediği, alan kullanım dağılımı tablosuna yer verilmediği, yapılan değişiklikler neticesinde eş değer bir meydan alanının ayrılmadığı anlaşıldığından, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişiklerinde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Öte yandan, mahkememizce hukuka aykırı olarak tesis edildiği tespit edilen imar planı değişikliği kararlarının uygulanması durumunda, plan onama sınırları içerisindeki taşınmazların ve bu taşınmazlar üzerinde hak sahibi olan kişilerin kullanım haklarının olumsuz etkilenecek olması nedeniyle ortaya telafisi güç ve imkansız zararların çıkabileceği değerlendirilmiştir. Açıklanan nedenlerle hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemlerin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, oybirliğiyle karar verildi” denildi.