Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, 1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla yaptığı açıklamada, her 7 kadından birinin meme kanseri riski ile karşı karşıya olduğunu söyledi.
Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserine her yıl dünya genelinde 2 milyon 300 bin kadın yakalanıyor. Meme kanserinin tedavisinde erken teşhisin önemine vurgu yapan uzmanlar, 40 yaşın üzerindeki kişilerin mamografi taraması yapması gerektiğine işaret ediyor.
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Kılıçkap, 1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla meme kanseri ile ilgili merak edilen soruların yanıtlarını Elips Haber’den Selim Ercan’a anlattı. Meme kanserinin en sık görülen belirtisi memede ele gelen kitle olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kılıçkap, “Bununla birlikte meme başında çekilme ve içe çökme, meme cildinde portakal kabuğu görünümü, meme başında kanlı akıntı, koltuk altında ele gelen kitle gibi lokal belirtilerle kendini belli edebilir. Meme kanseri hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilir. Kadınlarda tüm dünyada ve ülkemizde en sık görülen kanser meme kanseridir. Her 7 kadından biri meme kanserine yakalanmaktadır. Kadınlardaki tüm kanserlerin yüzde 26’sı meme kanseridir. Erkeklerde ise daha az sıklıkta görülebilir. Her 100 meme kanserinden biri erkek kanseridir” diye konuştu.
Meme kanserinde en önemli risk faktörünün ailede meme kanseri görülmesi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Kılıçkap, “Özellikle erken yaşta yani 50 yaş ve altında meme kanseri tanısı öyküsü olan hastaların yakınları yüksek risk altındadır. Bununla birlikte erken menarş, geç menopoz, hiç doğum yapmamış olmak, uzun süreli hormon replasman tedavisi almış olmak veya doğum kontrol hapı yani oral kontraseptif kullanmak başlıca risk faktörleri arasında yer almaktadır. Ayrıca obezite, radyasyona maruziyet gibi bazı faktörler de önemli risk faktörleri arasında sayılabilir. Bununla birlikte ailede birden fazla kişide meme kanseri veya yumurtalık kanseri, erkeklerde prostat kanseri gibi kanserli hasta olan bireylerde özellikle genetik geçişli meme kanseri sıklığı daha yüksektir” dedi.
Meme kanseri için ne kadar erken tanı konabilirse yaşam boyu hastalıktan kurtulmanın o derece mümkün olduğuna işaret eden Prof. Dr. Kılıçkap, “Ortalama riskli bireylerde 20 yaş ve üzerinde aylık rutin kendi kendine meme muayenesi, her yıl klinikte hekim muayenesi ve 40 yaş üzerinde 2 yılda bir kez mamografi ile tarama yapılması, yüksek riskli yani aile öyküsü olan bireylerde veya bilinen BRCA mutasyonu olan bireylerde daha erken yaşta taranması önerilmektedir” ifadelerini kullandı.
