Samsun Emlakçılar Odası Başkan Vekili Giray Şen, Türkiye ve Samsun’da konut piyasasındaki son durumu değerlendirdi ve önemli açıklamalarda bulundu.
Samsun Emlakçılar Odası Başkan Vekili ve Girişim Emlak sahibi Giray Şen, Türkiye ve Samsun’da konut piyasasındaki son durumu değerlendirdi ve önemli açıklamalarda bulundu. Şen, konut satışlarının ciddi anlamda azaldığını belirtti.
Son 10-15 yılda gayrimenkul piyasasının altın çağını yaşadığını ancak son dönemde ciddi bir durgunluk yaşandığını dile getiren Şen şunları söyledi:
“10-15 yıldır gayrimenkul piyasası altın çağını yaşadı. Piyasadaki para bolluğunun etkisi ve düşük faizli kredi kampanyalarıyla gayrimenkul piyasası çok canlıydı.
Sonrasında fiyat artışlarının önüne geçmek adına hükümet faiz artırımı yapmaya başladı. Bununla beraber artan mevduat faiz oranlarıyla insanlar gayrimenkul yerine faiz getirisini tercih etmeye başladı. Yüzde 40’ı aşan faiz oranları var. Şu anda 1 milyon liraya gayrimenkul yok. Örneğin 1,5 milyon liraya gayrimenkul alınsa 5-10 bin TL kira getirisi oluyor. Vatandaş gayrimenkul almak yerine bu parayı faize koyduğunda ise aylık 30 bin liranın üstünde faiz getirisi elde ediyor. Dolayısıyla piyasada para dönmüyor. Şu anda fiyat artışları durdu ama satışlar da durdu.
Aldığınız arsayı örneğin 3 sene sonra sattığınızda satın aldığınız fiyatın 10 katı para elinize geçebilir. Vatandaş bu durumda zengin olduğunu düşünüyor. Ancak satıştan gelen parayla benzer özellikte 3-4 arsa alabilmeniz gerek. Şu anda satılan arsa veya gayrimenkullerde böyle bir durum yok. Alınan fiyatın 10 katına kadar satılabiliyor ama bu biraz da suni bir artış anlamına geliyor.
Arsa en mantıklı yatırım. Arsa almak isteyen Türkiye’nin istediği yerinden alabilir. Arsa hiçbir zaman kaybettirmez. Bugün nispeten pahalı aldığınız arsa en geç bir sene içerisinde verdiğiniz fiyattan daha fazlasına ulaşır.
Türkiye genelinde konut satışlarında yüzde 60 civarında ciddi düşüş söz konusu. Samsun’da da benzer durumu görüyoruz.
Şu anda bankalarda faiz oranları çok yüksek. Yüzde 3’ün üzerinde. Bir milyon lira 10 yılda 4 milyon lira olarak geri ödeniyor. Buna vatandaşın gücü yetmiyor. Krediyle de olsa ev sahibi olmak isteyen vatandaşlar oluyor. Burada da bankaların verdiği kredi tutarında sorun yaşanıyor. Geçmişte bankalar ekspertiz değerinin yüzde 80-90’ına kadar kredi veriyordu. Şu anda bu oranlarda kredi verilmiyor. Verilen kredi tutarı eksper değerinin yüzde 50-60’ına kadar düştü. Eğer başka evi olan bir vatandaşsa eksper değerinin yüzde 20-22’si kadar kredi veriliyor.
Türkiye’de yüksek enflasyon yaşandığını vurgulayan Şen, “En son 0,69 faizli konut kredisi kampanyasından önce 1 milyon 800 bin liraya satılan 2+1 evler, kampanyadan sonra bir anda 2 milyon 500 bin liraya çıkmıştı. Ancak vatandaşlar bunu bilmesine rağmen yine de konutları satın almıştı. ‘Fırsat bu fırsat’ diyerek evi satın alıyor. Şu anda baktığımızda geçmişte öyle diyen vatandaşların da haklı olduğunu görüyoruz. Çünkü ülkemizde ciddi bir enflasyon var. Bir sene önce 10 bin lira taksit ödemek belki vatandaşları yoruyordu ama şu anda daha rahat ödenebiliyor.
Konut piyasasıyla ilgili biraz karamsarım. Bu durgunluk 2 sene gider. 1,20 faizli konut kredisinden bahsediliyor ama ben bu piyasa şartlarında bunun çok mümkün olduğunu düşünmüyorum. Böyle bir kampanya yapılsa bile çok az kişi bundan faydalanabilecektir. Bankalar neden zararına para versin? Keşke verilse vatandaş evini alsa, bizler de işimizi yapabilsek” dedi.