enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,4795
EURO
36,4287
ALTIN
2.955,56
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Az Bulutlu
17°C
Samsun
17°C
Az Bulutlu
Cuma Çok Bulutlu
26°C
Cumartesi Yağmurlu
7°C
Pazar Hafif Yağmurlu
8°C
Pazartesi Çok Bulutlu
8°C

Toksik İletişimde Detoks

Toksik İletişimde Detoks
29 Mart 2022 10:16
A+
A-

Sanıyorum siz de benim gibi toksik kelimesini çok sık duymaya başladınız. Nedir peki bu toksik, neden bu çok kullanılmaya başlandı?

Kelimenin sözlük anlamına bakıldığında toksik kelimesi zehirli maddeyi ifade eder. Bu zehirli maddelerin bir organizmaya ya da hücreye saldırması da toksik etkidir. Kirli, zararlı, istenmeyen bir şey olduğu çok net. Sanırım kelimenin istenmeyen ve kirli olma durumunu çok net ifade ettiği düşünülüyor. Bu nedenle sosyal medyada da yaygın olarak kullanılmaya başlandı ve mecazi bir anlam da kazandı. Mecazi anlamda iletişim ve ilişki biçimlerini tanımlarken kullanabildiğimiz gibi, bir insan tipini anlatırken dahi kullanabiliyoruz.

Peki iletişimde ya da ilişkilerde kirlilik nedir, nasıl oluşur bir göz atalım?

Psikolog John Gottoman ilişkilerde iletişimi kirleten ve sonunda öldüren dört zehirli davranış olduğunu ifade ediyor. Gottoman aslında bir evlilik terapisti. Bu teorisini de binlerce çift ile çalıştıktan sonra şekillendiriyor. Ama nihayetinde birisiyle iletişim problemi yaşamak için illa de evli olmamıza gerek yok. Dolayısı ile bu yaklaşımı hayatın her alanında kurduğumuz ilişkilere uyarlayabiliriz.

Gottoman bu dört zehirli davranışı İncil’de adı geçen, kıyamet öncesi ortaya çıkacaklarına inanılan ve dünyanın sonunu işaret eden dört atlıya yani “Mahşerin Dört Atlısı”na benzeterek oldukça anlamlı bir metafor oluşturuyor. Düşünsenize ilişkiler açısından bu ne demek, atlılar ortaya çıktığında kıyamet kopacak. Evliyseniz boşanma, çalışıyorsanız işten ayrılma, yakın dostsanız dostluğun bitiminin çanları çalmaya başlamış demektir. Atlıların ayak seslerini duyabilmek, kendimizde hangileri ortaya çıkıyor analiz edebilmek, arınmış, temiz ilişkiler kurabilmek için önemli.

İlk atlımız ELEŞTİRİ-SUÇLAMA;

Hayatımızda olan insanların hoşlanmadığımız davranışları olması kaçınılmazdır. Kilit nokta ise bu davranışları nasıl algıladığımız ve karşımızdakine nasıl aktardığımızdır. Davranıştan yakınıyorsak farklıdır, davranış nedeni ile karşımızdakini eleştiriyor ve suçluyorsak durum farklıdır. Çünkü suçlama ile yakınma birbirine fersah fersah uzak kavramlardır.   

Yakınmada sadece o anda gösterilen davranışa odaklanırız. Genelleme yapmayız. Eleştiri ve suçlamada ise söz konusu davranışı kişinin karakterine bağlar, kişiyi suçlamaya başlarız. Asıl olan kişiye değil davranışa odaklanabilmektir. 

Yakınma, karakteri eleştirmeye döndüyse ve kişiye yönelikse toksiktir. Detoksu davranışa odaklanmaktır. Yargılamadan durumu tanımlamak ve durumun altında yatan ihtiyacı görmeye çalışmak önemlidir. Geri bildirim aşamasında kişiye değil davranışa odaklanmak gerekir.

Örneğin iş hayatında zamanında teslim edilmeyen bir rapor nedeniyle iki farklı durum oluşabilir. 

  1. “Sen hep böyle yapıyorsun. Kronik ertelemecisin. O nedenle bu rapor zamanında bitmedi”.
  2. “Raporu zamanında tamamlamaman nedeni ile zor duruma düştüm. Bir daha tekrarlanmaması için ne yapabiliriz?”

Birinci durumda, doğrudan kişiliğe saldırı varken, ikinci durumda davranışa odaklanılıyor. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi birinci durum doğrudan toksik iletişimdir ve ikinci durumu tercih etmek bu durumun detoksudur.

İkinci atlımız HORGÖRME-ALAYCILIK;

Sıfat yakıştırma, göz devirme, küçümseme, alay etme ve kara mizah şeklinde kendini gösterir. Belki de dört atlının en kötüsüdür. Çünkü içinde tiksinmeyi de barındırır. Doğal olarak uzlaşma yerine daha fazla çatışmaya yol açar.

Hor görmenin kurumsal ortamlarda genellikle mimik ve ifadelerle yansıtıldığı gözlemlenir. Ne yazık ki çabuk ve etkili bir ilacı da yoktur. Küçümseyici tavır ve davranışları sizin göstermediğinizi öngörüyor şunu hatırlamak istiyoruz: biri sizi küçümsüyorsa bu sizden çok karşınızdaki kişi hakkında bilgi verir.

Detoksu en zor bulunandır: Saygı ve hoşgörü kültürü.

Üçüncü Atlımız SAVUNMA;

İletişimde çok sık başvurduğumuz yöntemdir. Etki tepki meselesi. Saldırı varsa savunmaya geçmek doğalında geliyor. Ama çatışmayı beslemekten başka bir işe yaramadığı kesin.

Savunma da bir çeşit suçlamadır ve  “benim değil senin suçun” diyerek çatışmayı tırmandırır.. Detoksu ben dili kullanmak, kendi duygularımızın farkına varmak, sorumluluğu üstlenmektir.

 Örneğin “Raporu zamanında göndermediğin için çalışmayı zamanında bitiremedim” yerine “Daha ısrarcı olmalı, sık sık hatırlatmalıydım. Bu benim de sorumluluğumdu” diyebilmek.

Dördüncü Atlımız DUVAR ÖRME;

İlişki çok fazla eleştiri, hor görme ve savunma barındırmaya başladıysa taraflardan biri iletişimi kesmeyi tercih edebilir. Özellikle içe dönükler bu tarz davranışı daha çok tercih edebilirler.

Kişi kendini çok fazla bunalmış hissettiğinde duvar gibi olmayı tercih edebilir ve kendini iletişime tamamen kapatır. Karşısındakine yanıt vermek istemez, tartışmadan kaçmak en önemli önceliği haline gelmiştir. Çok sık kullanıldığında bir alışkanlık haline dahi gelebilir, durdurulması kolay değildir.

İletişim bu hale geldiğinde tartışmayı durdurmak, bir nefes almaya çalışmak, iki tarafında rahatlaması için önlemler almak işe yarayabilir. Mesela bir yürüyüşe çıkmak, sevdiğiniz bir filmi izlemek, müzik dinlemek gibi.

Aslında her türlü ilişkide sorunların çıkması, çatışmanın olması çok doğal. Bunu kabul edip, bu durumları anlayabilmek ve duruma nasıl yaklaştığını belirleyebilmek önemli. Gottman’a göre mahşerin dört atlısı genelde kişiler çaresiz ve güçsüz hissettiğinde ya da korkudan ortaya çıkıyor.

Gottman iletişimde bu atlılardan biri ortaya çıkarsa durumu pozitife çevirmek için en az 5 olumlu davranış gerekir diyor. Saygı ve takdir ilişkinin diğer dört atlı tarafından ezilmesini engelliyor ama 5 katı kullanmak şartıyla. Yani bir kez eleştirdiyseniz 5 kez övmeniz gerekiyor.

Ne kadar iyi niyetli olursak olalım, olumlu tutum ve davranışlarımız yanlış anlaşılmaların karşısında çaresiz kalacaktır. Karşınızdaki kişi mesajınızı yanlış anladığı anda mahşerin dört atlısı yola çıkmıştır: eleştiri savunmayı çağıracak, kısa bir süre sonra gelen küçümseyici bir yorum duygusal uzaklaşma ve duvar örmeye neden olacaktır. İlk iki atlıya dikkat edin! Onları uzak tutabilirseniz diğerlerini kolayca engelleyebilirsiniz. Liderliği ele alın ve mahşerin bu belalı atlılarını iletişiminizden uzak tutun.

https://www.gottman.com/blog/category/series/the-four-horsemen/

Atakum Nakliyat
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.