Düşünmeye yöneldim.
İçinde yaşadığımız karmaşık uygarlığın çıplak basitliklerini gördüm.
Hayat, besin ve sığınacak yer bulma meselesiydi.
İnsan besin ve sığınacak yer için bir şeyler satıyordu.
Tacir ayakkabılarını, politikacı insanlığını, bir kaç istisna dışında halkın bütün temsilcileri de insanların güvenini satıyordu… Jack Landon
Ne kadar güzel özetlemiş yaşamın özünü.
Biz ne kadar anlayabiliyoruz.
Anlamak istemiyoruz aslında birbirimizi.
Kolayımıza geliyor, bencil yaşamlarımızda egolarımızla tatmin olmak.
Bir çarkın içine düşmüşüz, dönüp duruyoruz fareler gibi, bir labirentin içinde.
Ne uğruna?
Hırslarımız ve tatmin olmayan doyumsuzluğumuz uğruna…
Hayat minik bir hadise aslında.
Çok zor değil yaşamak.
Bu yolu zor kılan biz insanlarız.
Sarp ve dikenli bir patikaya dönüştürüyoruz ve suçu hayata atıyoruz.
Paylaşımcı, sevgi dolu, dürüst, yalansız ve yapmacık olmayan ilişkileri ararken, bir sinema filminin içinde buluyoruz kendimizi.
Öyle roller verilmiş ki, bu filmde bize yer olmadığını görüyoruz.
Bir gün gelecek avuçlarımıza konacak bir kuş gibi, yeryüzünün en güzel renkleri.
Bazıları cenneti yaşarken, bazılarının izlediğini göreceğiz ve anlayacağız aslında cennette burada cehennemde.
Lakin hayata geç kalmış olacağız.
Yeni kararlar alıp dünyayı iyileştirmeye kendimizden başlamalıyız.
Sanat yapın, kitap okuyun, meditasyon yapın, dans edin, daha derinden dinleyin.
Değişin, gelişin, düşünün, iyileşin ve hayata geç kalmayın.
Biz iyileşirsek dünyada iyileşir.
Mavi kadar olamadık uçsuz bucaksız,
Sonsuzluğa yelken açamadık yıldızlarla,
Aydınlık ve saf olamadık anne karnına düşmüş cenin misali.
Vurduk,
Kırdık,
İncittik,
Sanki hiç ölüm yokmuşçasına.
Yedik,
İçtik,
Eğlendik,
Bazen küfrettik hayata,
Yolda ki bir çocuğu incittik,
Bir kadının kanatlarını
Bir erkeğin gururunu kırdık belki de…
Mavi kadar olamadık uçsuz bucaksız,
Önümüzde yığılan ağaç dallarını,
Köklenmiş selvileri gördük en yeşilinden…
Her akşam bir kadehe vurduk yaşamı,
Kaybolup yitip gittik yudumların ardında,
Sabahladık gecenin kör kuytularında.
Rüzgarda savrulan gemilerle fırtınadan fırtınaya koştuk amaçsızca,
Vurduk,
Kırdık,
İncittik,
Hiç ölüm yokmuşcasına,
Mavi kadar olamadık,
Mavi kadar olamadık…
Kader ELTUTAN
Çok güzel bir tespit Kader Eltutan. Kaleminize yüreğinize sağlık 💐🤗🙏
Güzel düşünceleriniz için çok teşekkür ederim 🙏