CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Kazanmak için bütün tuşlara basmış durumda. Aklına ne geliyorsa onu yapıyor, söylüyor. Acizliğinden” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:
“Erdoğan sonunda çıktı konuştu, ‘Yeter söz milletindir’ dedi. Sanki beyefendi 20 yıldır hiç yok da… Kazanmak için bütün tuşlara basmış durumda. Aklına ne geliyorsa onu yapıyor, söylüyor. Acizliğinden… Şehit Menderes’i bile malzeme yapmaktan çekinmiyor. Bak Erdoğan; bozuk saat bile günde iki kere doğruyu gösterir. Bu konuda haklısın; yeter söz milletindir… Ey Erdoğan, ‘yeter’se senin saraylarına yeter. ‘Yeter’se senin çocuklarının milyar dolarlık vakıflarına yeter. ‘Yeter’se senin beşi çetelerine, mafya babalarına, uyuşturucu baronlarına, pudra şekercilerine yeter. ‘Yeter’se Sinan Ateş’i öldürttüğünüz torbacılara yeter. Her türlü pisliği ülkemize sokan fotoromanlara yeter. ‘Yeter’se, ülkeye soktuğun milyonlarca kaçağa yeter. ‘Yeter’se senin kadınlara küfreden diline yeter! ‘Yeter’se gençlere kan ağlatan torpillerine, hırsızlıklara, SADAT’a yeter. Yeter, söz milletindir. Söz Millet İttifakı’nındır, yeter be yeter artık.”
Uğur Mumcu kalemini satmayan yürekli bir gazeteciydi. Kuvayi Milliyeciydi. Elbetteki kalemini satmayanlara baskılar olacaktır. Onlara yönelik olarak cinayetler de işlenebilecekti. Uğur Mumcu da onlardan birisiydi, hayatına kast ettiler. Her yıl Uğur Mumcu’yu binlerce kişi anıyor ve hatırlıyorsa, onun bıraktığı kalıcı iz, gazetecilerin tümüne örnek olsun istiyoruz. Kalemini satmayan gazeteci istiyoruz.
İsveç’te iğrenç bir olay oldu. Bir soytarıyı getirdiler ve ona bir provokasyon eylemi yaptırdılar. Kutsal kitabımızı elçilik önünde yaktı. Amacının ne olduğu o kadar aşikar ki resmi görmek için özel bir zekaya sahip olmak gerekmiyor. Üzülerek ifade edeyim, İsveç yönetimi devlet zekasından yoksun seyretti durdu. Bu oyunun oynanmasına açıkça izin verdiler. O pislik o kadar alçalmış bir adam ki iğrenme duygusundan başka bir şey hissetmiyoruz. Her inanca saygılıyız, inançlara saygı göstermek insan olmanın da bir gereğidir.
YSK ile söylediğim bir şey tartışılıyor. YSK’ye güvenmediğimi sağır sultan duydu. YSK’nin hangi olaylarda nasıl karar vereceğini hepimiz biliyoruz. Sanki biz başvuracağız, YSK hukuka uygun karar verecek. Akıl var mantık var. İradesini saraya ipotek eden adama hakim denmez. Hala öğrenmediniz mi ya.
İstanbul seçimleri… Aynı zarfın içine 4 oy pusulası konuyor. Bu beylere talimat gelmiş. 3’ü geçerli, 1’i geçersiz. Bazıları bu kararı aldılar. Ben de bunlar YSK’deki çetelerdir dedim. Yasadışı bir işlemi yapmak için bir araya gelenlere çete denir. YSK değişti evet, eskiden 3-4 kişi vardı iradesini satmayan, vicdanını dinleyen, şimdi onları da büyük ölçüde temizlediler. YSK’ye güvenseydik özel olarak sandık güvenliği için çalışmazdık. Yargıya, Yüksek Seçim Kurulu’na güvenmiyoruz; bu kadar açık.
Ayakkabı yalayıcılığına savunan milletvekili gördünüz mü hiç. Bu vekil Ordu’da nasıl geziyor. Alsın eline Erdoğan’ın ayakkabısını yalayarak gezsin. Ahlak bozulursa Türkiye bu noktaya geliyor. O vekil, Orduluların vekili değildir. Sarayın oraya gitsin ya da AK Parti’nin genel merkezine gitsin, önüne onun bir heykelini yapsınlar. Erdoğan’ın heykelini yalamaktan söz eden ve onur duyan milletvekili diye yazsınlar. Bir insan aklını kiraya verirse sonuç bu noktaya gelir.
Bağkur’un tescil mağdurları var. Stajyerlerin ve çırakların sorunu var. Sizin sorunlarınızı biliyorum. TBMM’de gerekli girişimlerde bulunacaksınız. AK Parti iktidarı ve onun başında olan Erdoğan hep esnafları ve BağKurluları 3. sınıf vatandaş olarak gördü. Bütün esnafın sorununu çözeceğiz. Onları 1. sınıf vatandaş kabul edecek, çözüm üreteceğiz. Az kaldı, geliyor, gelmekte olan.
Cezaevlerinin dolu olduğunu biliyorum. İnsan hakkı ihlallerini biliyorum. Hepsini biliyorum. Hiçbir endişe duymayın. Bu ülkeye huzuru mutlaka getireceğiz.
100 bin öğretmen ataması yapacağız, arkası gelecek bunun. Köy okullarına da öğretmenler atayacağız. Her mahalleye kreşler açacağız. Binlerce öğretmen gönül yapacak orada da. Öğretmenlik mesleğini toplumun saygın mesleği haline getireceğiz. Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkaracağız, ayrı yasaları olacak.
Merkez Bankası’nın arka kapısından 128 milyar dolar iç edilmişti. Herkes unutursa Bay Kemal unutmaz bunu. Devlet Hazinesi’nden alınan 418 milyar doları alacağım, herkese vereceğim.
Üniversitelere önem vereceğiz, bilimsel ve mali özerklikleri, yönetimsel özerkliği olacak. Bilgelik devletin ruhudur. Devlet, adalet ve ahlak üzerine inşa edilir. Bilge insanı korumak zorundayız. Bilgenin korunmadığı hiçbir inanç yoktur. Bilge topluma yön gösteren kişidir.“