Emniyet-Sen Genel Başkanı Faruk Sezer, “Ne yazık ki 2021 yılında bizim tespit edebildiğimiz 100 meslektaşımız canına kıymak suretiyle hayatını kaybetti. Bu bilinen en büyük oran.!” dedi.
PolislerİntiharEdiyor hashtagi ile sosyal medya adresi üzerinden açıklamalarda bulunan Emniyet-Sen Genel Başkanı Faruk Sezer, ” Ne yazık ki 2021 yılında bizim tespit edebildiğimiz 100 meslektaşımız canına kıymak suretiyle hayatını kaybetti. Bu bilinen en büyük oran.! Sayın kamuoyu, ne yazık ki 30 saat içerisinde, bildiğimiz 5 arkadaşımız canına kıymak suretiyle hayatını kaybetti. Bir kadın meslektaşımız ise teşebbüs etti ve çok şükür kurtularak tedavi sürecini geçiriyor. Son 10 günde 10 meslektaşımız canına kıydı. Yine Ankara’da ismini teyit edemediğim bir meslektaşımızın canına kıydığını öğrendim. EGM’nin şeffaf bir şekilde açıklama yapmaması ve bu gibi can kayıplarını saklama yoluna gitmesi sorunun çözümüne fayda sağlamayacağı gibi, varsa başka sebeplerin ortaya çıkmasını engelliyor. Kıymetli dostlar, özellikle İstanbul Bayrampaşa çevik kuvvette çok yoğun sıkıntı, baskı, yıldırma, yorgunluk, bitkinlik şikayetleri alıyorum. Genç meslektaşlarım özetle “tükenmişlik sendromu” yaşadığını anlatıyor. Birçok meslektaşım da çekince gösteriyor. Arkadaşlarım, ne olursa olsun, nasıl bir sorunu kimin elinden niçin yaşıyor olursanız olun, hiçbir şey canınıza kıymaya neden olmamalı ve olamaz. Böyle bir şeyi düşünmeyi bile bırakarak, yalnızca ve sadece haklarınıza odaklanın. Siz kendi hakkınızı korursanız, “Hak sizi korur”. Buradan son olarak EGM’ye ve iç işleri bakanlığına sesleniyorum, yılda bir genelge yayınlayarak, cana kıymanın önüne geçemezsiniz. Olmaz, olmadığını on yıllardır görüyor olmalıydınız. Sorunun çözümü için ilk önce sorunun varlığını kabul etmeniz gerekir. Borcu vardı, sarhoştu, psikolojik sorunları vardı denilerek çözümlenecek, üstü kapatılacak bir konu değildir diye düşünüyoruz; ama bunu insanlar öldüğü için ispat edemiyoruz. O yüzden araştırılsın diyoruz. İntihar girişiminde bulunmuş ama hayatta kalmış kişilere sorsunlar neden intihar ettiler diye. Ben bunu gündeme getirdiğimde, EGM 4-5 ay önce açıklama yaparak diğer ülkeler ile kıyasla bizim intihar oranımız az dedi. Bu şekilde açıklanamaz bu. Bu teşkilatta iyi gitmeyen bir şey var, ortalama yüz binde yirmi sekiz oranında intihar düşüyor. Türkiye genel intihar oranının 8 katına tekabül ediyor.” dedi.
“Amirin işine gelmeyen biriyseniz mobbing uygulanıyor” diyen Sezer şöyle devam etti:
“Kışın ortasında tayin çıkartıyorlar, buna karşı dava açıyorlar ama yargı kararları uygulanmıyor. Davada haklı bulunuyor fakat 2,5 yıldır yerine getirilmiyor bu davalar. FETÖ’den bahsetmiyorum, bunun dışındaki tayin davalarından bahsediyorum. İhraç edilmiş adamı davayı kazansa da geri görevine getirmiyorlar. Amirin işine gelmeyen biriyseniz mobbing uygulanıyor. Mesela mesai bitmiş çıkış yok, ‘2 saat bekleyeceksin’ diyor. Gidiyorsunuz yemeğinizi yiyorsunuz 9’da geliyorsunuz saat 1’e kadar devriye polisleri dinlendirmiyorlar. Emniyet’te mobbing belli bir amaç için yapılmıyor, arka planı yok, belli bir grup için mobbing yapılmıyor. Amir altına beni gel evimden al diyor buna karşı gelen polis sürüldü. O ilçede bu arkadaşımız gece gündüz çalıştırıldı, bi arkadaşımız yeter diye bağırdı ve amire mukavemetten ihraç edildi. Karakollar nizamnamesi diye bir şey var, memur amirini ima yoluyla bile eleştiremez. Amirler memurlara bu zulmü yapıyorlar. Bu zulüm sistem sorunu. Normal bir insanı o birimde amir yapsanız zalime dönüşür. Psikolog var mesela jurnalcilik yapıyor derdini anlatan polisleri amirlere anlatıyor.”