Dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla kullanıcılar sosyal medya hesaplarını ticari bir platform olarak da kullanmaya başladı. Özellikle influencerlar sosyal medya hesaplarını ticari bir işletme gibi kullanabiliyor. Hayatını kaybeden kişiler, miras olarak sosyal medya hesaplarını da bırakabilir. Konuyla ilgili Bilişim ve Teknoloji Hukuku Uzmanı Av. Görkem Gökçe açıklama yaptı. Gökçe, “Sosyal paylaşım platformlarındaki birikimler maddi ve manevi değer taşıyor. Hayatını kaybeden kişinin mirasçısı mahkemeye başvurduğunda sosyal medya platformlarındaki birikimler ‘dijital miras’ olarak devredilebiliyor” dedi.
Av. Gökçe, dijital mal varlığının gelişmekte olan bir kavram olduğunu söyledi. Gökçe, “Sanal dünyada sosyal paylaşım ve diğer platformlardaki tüm birikimler dijital mal varlığı olarak değerlendiriyor. Bu birikimler maddi ve manevi değer taşıyor. Sanal dünyanın hayatımıza iyice girmesiyle sanal dünyadaki değerlerin, temel miras kurallarına dahil olabilme gibi bir gündem oluştu. Hayatını kaybeden kişinin yakınları birçok ülkede mahkemeye başvurarak yakınlarının dijital miraslarını talep ettiler ve haklı bulunanlar da oldu. Dijital miras toplumsal bir ihtiyaçtır” ifadelerini kullandı.
Konuyla ilgili yasal düzenleme gerektiğini söyleyen Gökçe, “Örneğin Apple, yeni İOS sürümünde dijital mirasçı konusuna çözüm getirmişti. Vefat eden kişinin biriktirdiği dijital unsurlara erişim imkanı sağlamıştı. Teknoloji şirketleri çağdaş uygulamalar ile mahkeme süreçlerine gerek olmadan dijital miras ile ilgili çözümler geliştiriyor. Hukuki olarak da bu konunun çözümüyle ilgili yasal düzenlemeler gerekli. Mahkemeler toplumun ihtiyaçlarını çözecektir elbette. Ancak yasal olarak da düzenleme gereklidir. Özellikle ticari amaçlı kullanılan hesapların, kişi hayatını kaybettiğinde kaybolmaması gerekir. Güncel miras hukukumuz dijital miras kavramını tanımlamıyor. Temel kurallarla vatandaşlar bir talepte bulunduğunda ancak mahkemeler tarafından çözüm geliştiriliyor” ifadelerini kullandı.