enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,5256
EURO
36,1792
ALTIN
2.962,92
BIST
9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Parçalı Bulutlu
17°C
Samsun
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Çok Bulutlu
26°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
8°C
Pazar Hafif Yağmurlu
8°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
8°C

Futbolu bilim ve teknolojiyle birleştiren isim: Savaş Serdar

Futbolu bilim ve teknolojiyle birleştiren isim: Savaş Serdar
17 Ağustos 2023 10:13
A+
A-

Samsunspor Futbol Akademi Koordinatörü Savaş Serdar, 7/24 Gündem Dergi’nin 5. sayısında Genel Yayın Yönetmeni Nevin Aydoğan’ın sorularını yanıtladı.

Sizi tanıyabilir miyiz?

21 Eylül 1974 Edirne doğumluyum. Babamın ordu mensubu olması nedeniyle öğrenimimi ülkemizin değişik şehirlerinde tamamladım. Çocukluk ve gençlik yıllarımı Samsun’da yaşadım. Sırasıyla, Atatürk Ortaokulu, Ondokuz Mayıs Lisesi ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde öğrenim gördüm. Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde Antrenman Bilimleri alanında yüksek lisans yaptım. İkinci yüksek lisansımı Bahçeşehir Üniversitesi’nde Spor Yönetimi üzerine tamamladım.

Futbol hayatınıza ne zaman girdi?

Hemen her çocuk gibi, mahalle aralarında taştan kalelerle kurduğumuz oyunlarla başladı. Futbol benim için kendimi çok rahat hissettiğim bir alan. Futbol oynamaya başladığımda; sokak arasında ya da bir halı sahada belki de resmi bir maçta olabilir, oyun başladığında her şeyi geride bırakırsınız. Günümüzde futbolcu olmaya çalışan çocuklara da şunu anlatıyorum: “Ne sorununuz olursa olsun, o beyaz çizgilere adım attığınızda her şey geride kalıyor. Bütün odağınız sahada oluyor.”

Lise yıllarımda hep beden eğitimi öğretmeni olma hayalim vardı. Nasıl beden eğitimi öğretmeni olabilirim diye hep araştırdım. O dönem amatör olarak futbol oynuyor ve okul takımında da yer alıyordum. 90’lı yıllarda ÖSS ve ÖYS sınavları vardı. ÖSS’ye girip özel yetenek sınavında derece yaparak Ondokuz Mayıs Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu’nda eğitimime başladım ve okulu dereceyle bitirdim.

Son sınıfta futbol ihtisas ve yardımcı ihtisas olarak da Antrenman Bilgisini tercih ettim. Rahmetle analım, üniversitedeki hocam Yalçın Taşmektepligil benim çok değerli bir hocam ve büyüğümdü. Araştırmaya yönlendiren ve kendimizi doğru bilgi ve becerilerle donatmaya çalışan eşsiz bir hocamızdı. Kariyerimde kendisinin de payı çoktur.

Galatasaray süreci nasıl gelişti?

Kendi alanımla ilgili sürekli o dönem mevcut mecralarda yayın yapar ve sürekli Futbol gündemini takip ederdim. O dönem Erdal Aslan Bey Galatasaray Futbol A.Ş Mali İşler direktörüydü, kendisi asistanı aracılığıyla benimle iletişime geçerek futbol okulları yapılanması süreci olduğunu ve benimle görüşmek istediğini belirtti. Florya Metin Oktay Tesislerine gittiğimdeki heyecanımı size tarif edemem. Bu bir iş görüşmesiydi elbette ancak heyecanım bundan değil, çok büyük bir camianın içerisinde olmamdandı. Böylece ilk görevim olan; Galatasaray Futbol Okulları Yönetmeni olarak işe başladım. Benim için en değerli ve kıymetli yıllar başlamış oldu Galatasaray’da edindiğim tecrübe ve deneyim ile çok farklı bir kariyer yaşadım. Galatasaray yıllarımın içerisinde Avrupa’nın hatta dünyanın dört bir köşesinde Galatasaray futbol okulları açtık, Hollanda’da ve Almanya’da kurduğumuz düzen gurbetçi oyuncuların değerlendirilmesine fırsat verdi. Daha sonra Hollanda’da çalışmaya başladım. Türk futboluna gurbetçi oyuncuların kazandırılması için proje geliştirdik.

Çok keyifli, dolu dolu geçen 2 yıldı. Johan Cruyff Enstitüsü’nde Spor Yönetimi üzerine bir eğitim aldım. Aslında daha uzun yıllar kalmayı planlayarak Hollanda’ya gitmiştim. Ancak Altınordu Futbol Akademisi’nin bünyesinde olmam için bir teklif almıştım. Türkiye’ye döndüm ve Altınordu Başkanı Sayın Seyit Mehmet Özkan ile bir görüşme gerçekleştirdik. O dönem Altınordu Futbol Kulübü Sportif Direktörü Murat Dizdar’ında bu görevi almam da katkısını atlamamak gerekir. Böylece Altınordu maceramız başlamış oldu. 7 yıl Altınordu Akademi Direktörü ve farklı unvanlar ile çalıştım. Galatasaray yıllarımın ardından bana yine pek çok şey katan Altınordu Futbol Akademisi oldu. Şu an Yılport Samsunspor’da birlikte çalıştığımız Hüseyin Hocamız ile Altınordu’da da birlikte çalışma fırsatımız oldu. Pek çok oyuncuya dokunma fırsatı da bulduk ve Cengiz Ünder, Çağlar Söyüncü, Barış Alıcı, Kerim Alıcı, Berke Özer, Oğulcan Ülgün, Fatih Aktay, Enis Destan, Burak İnce, Sami Satılmış gibi daha ismini sayamadığım birçok oyuncunun hem büyüme hem de gelişimlerine tanıklık ettik.

Kendimi Samsunlu olarak gördüğüm için Samsunspor’u daha özel olarak yakından takip ediyordum. Pandemi sürecinde rahmetli Mustafa Kemal Erkanat Bey ile bir telefon görüşmesi yaptık. Neredeyse 3-4 saat süren bir toplantının ardından Yılport Samsunspor Futbol Akademi Koordinatörü olarak 2020 Eylül ayında çalışmaya başladım.

Galatasaray süreci nasıl başladı diye sormuştunuz ama sanırım bir çırpıda tüm hikayeyi özetle anlatmış oldum.

Akademide yetenekli çocukları nasıl tespit ediyorsunuz?

Genel olarak bahsedersek, yıl içerisinde oynanan tüm alt yaş grubu müsabakaları takip ediyoruz. Ayrıca kendi oynadığımız müsabakalarda var, burada rakip takımdan göze batan oyuncuları da yetenek havuzumuza alıyoruz. Önceliğimiz Samsun’daki oyuncuları erken yaşta bulmak ve akademimizin eğitim sistemine dahil etmek. Sonrasında yakın çevre illerin taramalarını yapıyoruz. Nihayetinde tüm yaş gruplarının eleme müsabakaları, yarı final ve finallerinde oyuncu taramamızı devam ettiriyoruz.

Sonrasında tespit edilen oyuncular kendi yaş gruplarımızdaki antrenmanlara davet ediliyor ve bizimle birlikte değerlendirme antrenmanlarına katılıyorlar. Bu aşamada da en doğru kararı vermeye çalışıyoruz. Sonrasında değerlendirmeleri olumlu sonuçlanan sporcuları kadromuza dahil ediyoruz. Bu işin bir bölümü bir de çevremizde değerli spor adamı arkadaşlarımız var, onlar da belki bizim olmadığımız bölgelerde tespit ettikleri oyuncuları bizlere öneriyorlar, onları da dikkate alarak değerlendirme antrenmanlarında çocuk ve genç sporcularımıza fırsat veriyoruz.

Arda Güler Real Madrid’e transfer oldu, bu başarıyla ilgili neler söylersiniz?

Arda Güler konusunda, Altınordu’da birlikte çalıştığımız ve Şef Scout olarak görev yapan Serhat Pekmezci’nin büyük katkısı vardır. Arda Güler’i küçük yaşlarda bütün futbol camiası biliyordu. Sürpriz değildi. Onu bulmak mesele değildi, mesele kulübü ikna edip transfer ettirmekti. O oyuncuyu Fenerbahçe’ye aldırmak meziyetti. Arda ‘wonderkid’ dediğimiz özel çocuklardan. O dönem Fenerbahçe Futbol Akademi Scoutu olarak görev yapan Serhat Pekmezci hocamız paha biçilemez bir duruma imza atarak, belki de son yılların en değerli oyuncusunu Fenerbahçe ailesine dahil etmeyi başarmıştır.

Samsunspor’un şampiyonluğuyla altyapıya ilgi arttı mı?

U-19 ve U-17 takımlarımızın da Elit A ligine yükselmesiyle ilgi daha da arttı. Elit B ligi mukavemeti daha düşük müsabakalar oynamamıza sebep oluyordu. Bir de Elit A liginde Fenerbahçe, Galatasaray gibi takımlarla oynanacak olması da çocuklara farklı bir motivasyon katacak.

Mustafa Kemal Erkanat tesislerinin yapay zekayla uyumlu teknolojiyle tamamlanmasıyla beraber de arayışta olan değil, tercih edilen bir kulüp olmamızı sağladı. Tesislerimizde son aşamaya gelindi. Tamamlandıktan sonra gelişim ve öğrenme sürecinin hız kazanacağını  ve  yetenekli gençlerimizin futbol piyasasında boy göstereceklerini düşünüyoruz.

Genetik ne kadar önemli?

Daha önceki yıllarda genetik araştırmalar üzerine çalıştık. 8 tane gen üzerinde durduk. Bununla ilgili Prof. Dr. Korkut Ulucan Hocamız ile bir çalışma yapmıştık. Genetik değişmez ancak gen atlama denilen bir durum var. Örneğin; bir çocuk babasından değil de daha üst kuşaklardan farklı özellikler alabilir. Bizim yaptığımız çalışma daha çok sporcuların fiziksel özellikleri ile doğru mevki tercihleri üzerineydi. Daha önce de söylediğim gibi tesislerimizin tamamlanması ile birlikte Futbol Bilim Kurulumuzu oluşturarak genetik çalışmalara da yer vereceğiz.

Akademi yapılanmanız hakkında neler söylersiniz?

Akademimizi departmanlara böldük. Kaleci gelişim departmanımız var. Tüm kaleci antrenörlerinin uygulayacağı programları hazırlayan bir hocamız var. Atletik performans departmanımız var. Sporcuların fiziksel gelişimlerine yönelik çalışmaları kurgulayıp antrenmanlara uyarlıyor.

Spor psikolojisi ile ilgilenen bir alanımız olacak. Sporcuları kaygı düzeyleri, hazır bulunuşlukları ve sosyal hayatlarıyla ilgili testler yapıp, psikolojik durumunu ölçecek. Belki de o haftaki performansının nasıl olacağını önden kestirebilecek bir yapıya bürünecek. Bir de sporcu sağlık merkezimiz var. Sporcuların sakatlanmaları durumunda teşhis ve tedavi çalışmaları ile sahaya dönüş çalışmalarını hazırlayacak bir yapı.

En başarılı futbolcu desem

Yetenek anlamında Maradona’cıyım. Her anlamda futbol içine işlemiş sporcu olarak ise Johan Cruyff derim.

Size göre en başarılı teknik direktör?

Hayat hikayesini okuduğum ve oğluyla tanıştığım Brian Clough. Filmi de var. “Lanet takım” Orijinal ismi The Damned United. Nottingham Forest efsanesini yaratan kişi. Leeds United’a transfer oluyor, 44 gün kalabiliyor. Oradaki futbolcular, üst düzey futbol geçmişi olmadığı için Clough’u istemiyor. Analitik düşüncesiyle, oyunculara kişisel yaklaşımıyla dört dörtlük bir insan. Güncel olarak ise herkes Guardiola der ama ben Jurgen Kloop tercih ederim. Türkiye’de ise tabii ki Fatih Terim.

İzlemekten en keyif aldığınız lig hangisi?

Premier Lig hayranıyım; çünkü orada futbol bambaşka oynanıyor. O takımların hangi düzeyde olduğu bir şey değiştirmiyor, futbol temposu çok başka. Futbola katkı sağlama anlamında ise Alman futbolu. Alman futbolunun dünya futboluna çok büyük etkisi olduğunu düşünüyorum.

Futbol dışında neler yaparsınız?

Okumayı, film izlemeyi seviyorum. Daha çok alanımla ilgili kitapları okuyorum. Cruyff ve Alex Ferguson’un kitapları gibi ya da futbolcuların biyografileri gibi.

Badminton ve masa tenisi oynamayı severim. İki oğlum var; Metin ve Oktay isimleri. Eşim ve çocuklarımla zaman geçirmeyi çok severim. Bu arada eşim de sporcu. Birlikte maç izleyebiliyoruz yani şanslı erkeklerden biriyim diyebiliriz. Ayrıca birlikte spor yapmayı da ihmal etmeyiz.

Kimlerle aynı sahada oynamak isterdiniz?

Messi, Xavi, Iniesta, Busquets, Pique’li Barcelona kadrosunda 20 dakika dahi olsa oynamak isterdim.

Atakum Nakliyat
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.