Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçmen kayıtlarıyla ilgili açıklaması üzerine Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, soyadı olmayan seçmenler, aynı adreste 40 kişinin ikamet etmesi ve 100 yaş üzerindeki ilk kez seçmen olduğu iddialarına yanıt verdi.
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“YSK tarafından Genel Müdürlüğümüzden temin edilen ham verilerle birlikte 298 sayılı Kanunun 7’nci ve 8’inci maddelerinde belirtilen hususlara göre diğer kurumlardan aldığı verileri (Silah altında bulunanlar, askeri öğrenciler, kısıtlılar, kamu hizmetinden yasaklı olanlar) düzenlenerek seçmen kütüğü oluşturulmaktadır.
Seçmen kütüğüne esas veriler, YSK tarafından her seçim döneminde iki kez olmak kaydıyla talepleri halinde seçime giren siyasi partilerle paylaşılmakta ve varsa maddi hataların düzeltilmesi amacıyla seçim öncesi seçmen kütükleri askıya çıkarılmaktadır.
Sağlıktan eğitime, bankacılıktan ulaşıma, adaletten sosyal hizmetlere kadar vatandaşımıza hizmet götüren her alanda sunulan hizmetlerin kaynağı olan MERNİS; dünyadaki ilk e-Devlet uygulamalarından biri olup, diğer ülkelerce imrenilmekte ve örnek alınmaktadır. Diğer ülkelere ilham kaynağı haline gelen MERNİS, ülkemizdeki her vatandaşımızın gurur duyacağı Türk mühendislerimiz tarafından oluşturulan yerli ve milli bir sistemdir. Aynı zamanda kurum ve kuruluşlarca verilen hizmetlerin omurgası olan MERNİS, 7/24 esasına göre 2.100 kurum ve kuruluşa kesintisiz ve kusursuz bir şekilde hizmet vermekte olup, bugüne kadar da herhangi bir olumsuz durum yaşanmamıştır. Kişi bilgilerinde yanlışlık ya da hata olmadığının en büyük delili de bugüne kadar düzenlenmiş olan 76 milyon çipli kimlik kartı ve 9 milyon yeni nesil pasaporttur.
1-Soyadı olmayan seçmen olduğu hususu: Nüfus kayıtlarındaki geçmiş yıllardan gelen maddi hatalar yıllara sari olarak düzenli bir şekilde MERNİS veri tabanından incelenmekte ve tespit edilen kayıtlar, kaydın niteliğine göre kişilerin bizzat talebi üzerine idarece veya mahkeme yoluyla düzeltilmektedir. Bu kapsamda MERNİS veri tabanında yer alan 140 milyon nüfus kaydının incelenmesi esnasında soyadı olmadığı tespit edilen 30 kişiye (15 kayıt, 2003 yılı öncesinde Türk vatandaşı ile evlenerek vatandaşlık kazanan ve boşanması sonucu bekarlık soyadı olmayan kişiler) soyadlarını tamamlamaları için başvuruda bulunmaları gerektiği bildirilmiştir. Ancak bildirim yapılanların bir kısmının yurtdışında olması bir kısmının da başvuruda bulunmaması nedeniyle düzeltme yapılamamaktadır.
2-Aynı adreste 40 kişinin birlikte ikamet ettiği hususu: 5490 sayılı Kanunun 50’nci maddesine göre yerleşim yeri adresi vatandaşların beyanı esas alınarak yapılmaktadır. Mevzuat gereğince bir adreste ikamet edebilecek kişi sayısına ilişkin kısıtlama bulunmamaktadır. Ancak adres beyanları sürekli ve düzenli olarak Genel Müdürlüğümüzce kontrol edilmekte olup şüphe duyulması halinde re’sen; adres beyanı esnasında şüphe oluşması ya da aynı adreste ikamet eden diğer kişilerin itirazı halinde ise mülki idare amirinin emriyle kolluk vasıtasıyla inceleme yapılarak gerçeğe aykırılık tespit edilirse cezai yaptırım uygulanmakta ve adres kaydı silinmektedir.
3-100 yaş üzerindeki ilk kez seçmen olduğu hususu: 80 yaş ve üzeri kişilerden uzun süre işlem görmeyen (kimlik kartı ya da adres beyanı bulunmayan) kayıtlar tespit edilerek mülki idare amiri emriyle kolluk kuvvetlerince ölü olup olmadıkları araştırılmakta, yapılan araştırma sonucu ölü oldukları tespit edilenler nüfus kayıtlarından düşülmektedir. Bu işlem süreklilik arz etmekle birlikte, ölü olmadığı tespit edilenler adres beyanında bulunmaları halinde YSK tarafından seçmen kütüğüne ilk defa seçmen olarak dahil edilmektedirler. Ayrıca bilindiği üzere ülkemizde hiçbir zaman nüfusa kaydolmayan kişilerin de (saklı nüfus) var olmasından dolayı tespiti halinde bu kişiler de aynı uygulamaya tabi tutulmaktadır. Günümüz itibariyle MERNİS kayıtlarına göre 100 yaşın üzerinde yaşayan 15.946 kişi bulunmaktadır.
Kanunlar çerçevesinde ülkemiz ve vatandaşlarımız için mesai mevhumu gözetmeksizin çalışan, teknolojik alanda ciddi başarılar sağlayan, birçok projede dünyada öncü olan kurumumuzun, sorumluluk sahibi olması gereken ana muhalefet partisi tarafından hedef alınması ve gerçeği aykırı beyanlarla gündem oluşturulmaya çalışılması üzüntüyle karşılanmıştır.”